Kayyım aslında nereye atanmalı?
Son birkaç gündür Koza İpek Grubu’na kayyım atanması gündeme oturmuş durumda. Peki, kayyım nerelere atanabiliyor ve aslında nereye atanmalıydı?
Kayyım, belirli işleri görmek veya malvarlığını yönetmek için atanan kişilere verilen ad. Basında daha çok ‘kayyum’ ifadesi geçiyor ama kanunlarımızdaki ifade ‘kayyım’ şeklinde.
Bu uygulama, çoğunlukla iflas eden şirketler ve bankalar için getirilmiş bir düzenleme. Ancak bazı istisnai durumlarda ticari meseleler dışında da kayyım atanabiliyor. Bu istisnai haller de Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yer alıyor.
Bu kanunun 133. maddesinde hangi hallerde kayyım atanabileceği açık şekilde tek tek sayılmış.
Ortada gerçekten bir suç olmalı
Şayet ortada bir suç varsa, suçun bir şirketin faaliyeti çerçevesinde işlenmekte olduğu hususunda kuvvetli şüphe varsa ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılabilmesi için gerekli olması halinde; soruşturma ve kovuşturma sürecinde, hâkim veya mahkeme, şirket işlerinin yürütülmesiyle ilgili olarak kayyım atayabiliyor.
Ama başta da söylediğim gibi ortada gerçekten bir suç olması gerekli. Yani hayali iddialar bunun için yeterli değil.
Eğer bir şirketin muhasebe kayıtlarının mükemmel olması veya bir okula ya da hayır kurumuna bağışta bulunulmuş olması bir suç delili olarak görülüyorsa ortada büyük bir hukuk sorunu var demektir.
Kayyım kime gerekli?
Dediğimiz gibi şirketlere hangi durumlarda kayyım atanacağı Ceza Muhakemesi Kanunu’nda teker teker sayılmış. Gelin bunların bazılarına göz atalım.
KAYYIM İŞÇİ ÇIKARTABİLİR Mİ?
Burada akıllara takılan soru işaretlerinden birisi de Koza İpek Grubu’nda çalışan işçilerle ilgili. Acaba kayyım bu kişileri işten çıkartabilir mi?
Öncelikle şunu belirtelim ki kayyımın bir işçiyi işten çıkartabilmesi için mutlaka geçerli bir sebep belirtmesi gerekli. Eğer geçerli bir sebep olmadan bir işçiyi işten çıkartırsa hemen 1 ay içinde işe iade davası açılmalı. Bu durumda işçiler sebep olmadığını ispatlarlarsa hem işlerine geri dönerler hem de çalışmadıkları sürenin ücretini de alırlar.
Sendikalar iş başına
Ayrıca, eğer kayyım 30'un üzerinde işçi çıkartmak isterse durumu en az 30 gün önceden bir yazı ile işyeri sendika temsilcilerine ve ilgili çalışma ve iş kurumu il müdürlüğüne bildirir. Çünkü bu, toplu işçi çıkarmaya giriyor.
Bu durumda aynı zamanda işyeri sendika temsilcisi ile oturulup konuşulması gerekiyor. Yani sendika ikna edilmeden toplu işçi çıkartılamaz.
Bununla birlikte toplu işçi çıkarmada kayyımın çıkartılan işçiler yerine yeni işçi alması da mümkün değil. Bu noktada işçilerin uyanık olmasında fayda var. Eğer böyle bir şey olursa hemen Çalışma Bakanlığı’na şikâyet dilekçesi verilmeli.
Kayyım tayini için ilan şartı var
Kayyımın göreve başlayabilmesi için hâkimin görevlendirmesi tek başına yeterli değil. Öncelikle görevlendirme kararında, yönetim organının karar ve işlemlerinin geçerliliğinin kayyımın onayına bağlı kılındığı veya yönetim organının yetkilerinin tümüyle kayyıma verildiği açıkça belirtilmeli. Aksi halde kayyımın hiçbir talimat verme yetkisi bulunmuyor.
Ayrıca Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 133. maddesine göre, kayyım tayinine ilişkin kararın mutlaka Ticaret Sicili Gazetesi’nde ve diğer uygun vasıtalarla ilan edilmesi gerekli. Yani Ticaret Sicil Gazetesi’nde atanması ilan edilmeyen bir kayyımın göreve başlaması, talimatlar vermesi veya işçileri işten çıkarması mümkün değil. Aksi durumda kayyım yetki gaspı suçunu işlemiş olur. Bu durumda yapılan işlemlerin ve verilen kararların tümü yok hükmündedir.
Meydan Gazetesi - Dr. Mehmet BULUT
Son birkaç gündür Koza İpek Grubu’na kayyım atanması gündeme oturmuş durumda. Peki, kayyım nerelere atanabiliyor ve aslında nereye atanmalıydı?
Kayyım, belirli işleri görmek veya malvarlığını yönetmek için atanan kişilere verilen ad. Basında daha çok ‘kayyum’ ifadesi geçiyor ama kanunlarımızdaki ifade ‘kayyım’ şeklinde.
Bu uygulama, çoğunlukla iflas eden şirketler ve bankalar için getirilmiş bir düzenleme. Ancak bazı istisnai durumlarda ticari meseleler dışında da kayyım atanabiliyor. Bu istisnai haller de Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yer alıyor.
Bu kanunun 133. maddesinde hangi hallerde kayyım atanabileceği açık şekilde tek tek sayılmış.
Ortada gerçekten bir suç olmalı
Şayet ortada bir suç varsa, suçun bir şirketin faaliyeti çerçevesinde işlenmekte olduğu hususunda kuvvetli şüphe varsa ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılabilmesi için gerekli olması halinde; soruşturma ve kovuşturma sürecinde, hâkim veya mahkeme, şirket işlerinin yürütülmesiyle ilgili olarak kayyım atayabiliyor.
Ama başta da söylediğim gibi ortada gerçekten bir suç olması gerekli. Yani hayali iddialar bunun için yeterli değil.
Eğer bir şirketin muhasebe kayıtlarının mükemmel olması veya bir okula ya da hayır kurumuna bağışta bulunulmuş olması bir suç delili olarak görülüyorsa ortada büyük bir hukuk sorunu var demektir.
Kayyım kime gerekli?
Dediğimiz gibi şirketlere hangi durumlarda kayyım atanacağı Ceza Muhakemesi Kanunu’nda teker teker sayılmış. Gelin bunların bazılarına göz atalım.
- Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti – Son 2 yılda Türkiye’de Göçmen kaçakçılığı %400 arttı. Sizce bunun müsebbibi kim?
- Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti – Son bir yılda bonzai kullanımı %38 arttı. Sizce buna kim engel olamadı?
- Fuhuş – Son 4 yılda ırza geçme ve çocuk istismarı %125 arttı. Sizce kim bunu görmezden geliyor?
- Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama - Türkiye’de internetten kumar oynayanların sayısı 1.5 milyona ulaştı. Sizce bunu kim engelleyemiyor?
- Silahlı örgüt kurma veya bu örgütlere silah sağlama – PKK ve IŞİD hortladı. Yüzlerce şehit verildi. Sizce eline çakı dahi almayanlar mı silahlı terör örgütü sayılmalı?
- Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na Muhalefet – Son on yılda yeşil alanlarımız azaldıkça azaldı. Sizce kimin sayesinde oldu?
KAYYIM İŞÇİ ÇIKARTABİLİR Mİ?
Burada akıllara takılan soru işaretlerinden birisi de Koza İpek Grubu’nda çalışan işçilerle ilgili. Acaba kayyım bu kişileri işten çıkartabilir mi?
Öncelikle şunu belirtelim ki kayyımın bir işçiyi işten çıkartabilmesi için mutlaka geçerli bir sebep belirtmesi gerekli. Eğer geçerli bir sebep olmadan bir işçiyi işten çıkartırsa hemen 1 ay içinde işe iade davası açılmalı. Bu durumda işçiler sebep olmadığını ispatlarlarsa hem işlerine geri dönerler hem de çalışmadıkları sürenin ücretini de alırlar.
Sendikalar iş başına
Ayrıca, eğer kayyım 30'un üzerinde işçi çıkartmak isterse durumu en az 30 gün önceden bir yazı ile işyeri sendika temsilcilerine ve ilgili çalışma ve iş kurumu il müdürlüğüne bildirir. Çünkü bu, toplu işçi çıkarmaya giriyor.
Bu durumda aynı zamanda işyeri sendika temsilcisi ile oturulup konuşulması gerekiyor. Yani sendika ikna edilmeden toplu işçi çıkartılamaz.
Bununla birlikte toplu işçi çıkarmada kayyımın çıkartılan işçiler yerine yeni işçi alması da mümkün değil. Bu noktada işçilerin uyanık olmasında fayda var. Eğer böyle bir şey olursa hemen Çalışma Bakanlığı’na şikâyet dilekçesi verilmeli.
Kayyım tayini için ilan şartı var
Kayyımın göreve başlayabilmesi için hâkimin görevlendirmesi tek başına yeterli değil. Öncelikle görevlendirme kararında, yönetim organının karar ve işlemlerinin geçerliliğinin kayyımın onayına bağlı kılındığı veya yönetim organının yetkilerinin tümüyle kayyıma verildiği açıkça belirtilmeli. Aksi halde kayyımın hiçbir talimat verme yetkisi bulunmuyor.
Ayrıca Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 133. maddesine göre, kayyım tayinine ilişkin kararın mutlaka Ticaret Sicili Gazetesi’nde ve diğer uygun vasıtalarla ilan edilmesi gerekli. Yani Ticaret Sicil Gazetesi’nde atanması ilan edilmeyen bir kayyımın göreve başlaması, talimatlar vermesi veya işçileri işten çıkarması mümkün değil. Aksi durumda kayyım yetki gaspı suçunu işlemiş olur. Bu durumda yapılan işlemlerin ve verilen kararların tümü yok hükmündedir.
Meydan Gazetesi - Dr. Mehmet BULUT