Beğenmiyorsan çalışma… İşte kapı!
İşveren ile işçi arasında çıkan uyuşmazlıklar sonrasında bazen ağızdan sonradan pişman olunacak sözler çıkıyor. Tabii bunun faturası da büyük olabiliyor.
Okurlarımızdan Berrin Hanım gönderdiği e-postada, geçen ay işyerinde işverenine verilen işle ilgili itirazda bulunduğunu, bunun üzerine işvereninin “Beğenmiyorsan çalışma, işte kapı!” dediğini, kendisinin de işyerini terk ettiğini söylüyor ve kıdem tazminatı alıp alamayacağını soruyor.
Berrin Hanım, öncelikle belirtmem gerekir ki kıdem tazminatına hak kazanabilmeniz için işyerinde en az bir yıldır çalışıyor olmanız gerekli. Yani eğer bir yıldan az çalışmanız varsa, işten ayrılma nedeniniz ne olursa olsun kıdem tazminatı alamazsınız.
Eğer bir yıldan fazla çalışmanız varsa ve işveren tarafından işten çıkarılmışsanız kıdem tazminatına hak kazanırsınız. İşverenin “beğenmiyorsan çalışma, işte kapı” şeklindeki ifadesi kanımca iş sözleşmesinin işverence sona erdirilmesidir ve kıdem tazminatı ödenmesini gerektirir. Nitekim Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 2014 yılında verdiği buna benzer bir kararı var.
Ancak burada önemli olan bir nokta da sizin bu şekilde işten ayrıldığınızı ispatlayabilmeniz. Çünkü işverenden kıdem tazminatı talebinde bulunmanız halinde işveren böyle bir söz söylemediğini iddia edebilir. Bu durumda da işe devamsızlık nedeniyle işveren haklı nedenle iş sözleşmesini fesheder ve kıdem tazminatı ödemediği gibi sizden ihbar tazminatı da talep edebilir. Bu durumda da olay mecburen mahkemeye taşınır ve mahkeme sizden işverenin böyle bir söz söylediğini ispat etmenizi ister.
Ayrıca hemen belirtelim ki her ne kadar Yargıtay'ın bu şekilde bir kararı olsa da bu durum sizin davayı kesin kazanacağınız anlamına gelmiyor. Çünkü iş mahkemeleri ve Yargıtay benzer konularda farklı kararlar da verebiliyor. Nitekim Yargıtay'ın 2011 ve 2013 yıllarında bu konuda farklı kararları da mevcut.
Bununla birlikte işverenin “beğenmiyorsan çalışma” dediği hususun ne olduğu da çok önemli. Eğer işveren sizden yapılmaması gereken bir şeyi yapmanızı veya bir hakkınızı almamanızı istiyorsa yine derhal işten ayrılabilir ve kıdem tazminatı alabilirsiniz.
Bu sebeple, hakkınızı aramanızı ve kendinizi iyi savunmanızı tavsiye ederim.
Emeklilik hayal gibi
Soru: Mehmet Bey, ben 7 Mayıs 1990 doğumluyum. Bugüne kadar hiç sigortalı olarak çalışmadım. Eş dostla konuştuğumuzda emeklilik sanki hayal gibi geliyor. Bugün sigortalı olarak çalışmaya başlasam ne zaman emekli olurum? (Tuncay K.)
Cevap: Tuncay Bey, bugün sigortalı olarak çalışmaya başlarsanız 7 Mayıs 2050 tarih Emeklilik hayal gibi inde yani 60 yaşında emekli olursunuz. Evet, belki baktığınız zaman çok uzun bir zaman gibi görünüyor ama bu durum sizi sakın kayıtdışı yani sigortasız çalışmaya itmesin. Çünkü burası Türkiye ve yarın nasıl bir kanun değişikliği olur bilinmez. Bu durumda “keşke zamanında sigortamı yaptırsaydım” diyebilirsiniz. Ayrıca 60 yaş çok ileri bir yaş diliminde değil ve bu yaşa geldiğinizde de “Keşke zamanında sigortamı yaptırsaydım, şimdi emekli olurdum” diyebilirsiniz.
Ayrıca unutmayın ki sosyal güvenliğin size emeklilik dışında başka faydaları da var. Sağlıkhizmetlerinden faydalanma, ölüm halinde geride kalanlara ölüm aylığı bağlanması, sakatlık halinde malullük aylığı bağlanması, işsizlik halinde işsizlik aylığı alma gibi…
Bu sebeple kafanızı çalıştırın ve kayıtdışı çalışmayı aklınızdan bile geçirmeyin.
İşyerinizde ilkyardımcınız var mı?
Yaklaşık iki hafta önce Resmi Gazete'de İlkyardım Yönetmeliği yayımlandı. Yönetmeliğe göre işyerleri mutlaka ilkyardım personeli bulundurmak zorundalar. Aslında, fertlerin ve toplumun temel sağlık bilgisinin arttırılması, ilkyardım bilgi ve becerisinin topluma öğretilmesi ve kazalara bağlı ölüm ve sakatlık riskinin azaltılması yaklaşımıyla gayet olumlu bir düzenleme yapıldı diyebiliriz.
Yönetmeliğe göre, ilkyardım tanımında belirtilen amaç doğrultusunda, hasta veya yaralıya tıbbi araç gereç aranmaksızın mevcut araç ve gereçlerle ilaçsız uygulamaları yapan ilkyardım eğitimi alarak ilkyardımcı belgesi almış kişiler ilkyardımcı olarak kabul ediliyor.
Buna göre iş sağlığı ve güvenliği kapsamında işyerlerinde çalışan sayısına bağlı olarak aşağıda belirtilen sayıda ilkyardımcı çalıştırılması gerekiyor.
Az tehlikeli işyerlerinde, her 20 çalışan için 1 ilkyardımcı olmalı.
Tehlikeli işyerlerinde, her 15 çalışan için 1 ilkyardımcı olmalı.
Çok tehlikeli işyerlerinde, her 10 çalışan için 1 ilkyardımcı olmalı.
İlkyardımcı olarak görevlendirilecek personelin, Sağlık Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş eğitim merkezlerinde en az 16 saat ilkyardım eğitimi almaları gerekiyor. Bu eğitime katılabilmek için ilkokulmezunu olmak yeterli. Yönetmelik, işverenlere bu konuda hizmet alma imkânı tanımıyor. Yani ilkyardımcı personeli kendi bünyelerinde istihdam etmeleri gerekiyor.
Hemen belirtelim ki ilkyardımcı bulundurma yükümlülüğünü yerine getirmeyen işyerlerine 1233 TL'den 3699 TL'ye kadar idari para cezası kesilebilecek ve aykırılığın devamı halinde her ay için idari para cezası uygulanmaya devam edilecek.
Hem çalışanların sağlığı için hem de ceza yememek için işverenlerin hemen gerekli önlemleri almasında fayda var.
Haftasonu sözü
İşine hâkim ol, işinin sana hâkim olmasına izin verme. (B. Franklin)
Meydan Gazetesi - Dr. Mehmet BULUT
İşveren ile işçi arasında çıkan uyuşmazlıklar sonrasında bazen ağızdan sonradan pişman olunacak sözler çıkıyor. Tabii bunun faturası da büyük olabiliyor.
Okurlarımızdan Berrin Hanım gönderdiği e-postada, geçen ay işyerinde işverenine verilen işle ilgili itirazda bulunduğunu, bunun üzerine işvereninin “Beğenmiyorsan çalışma, işte kapı!” dediğini, kendisinin de işyerini terk ettiğini söylüyor ve kıdem tazminatı alıp alamayacağını soruyor.
Berrin Hanım, öncelikle belirtmem gerekir ki kıdem tazminatına hak kazanabilmeniz için işyerinde en az bir yıldır çalışıyor olmanız gerekli. Yani eğer bir yıldan az çalışmanız varsa, işten ayrılma nedeniniz ne olursa olsun kıdem tazminatı alamazsınız.
Eğer bir yıldan fazla çalışmanız varsa ve işveren tarafından işten çıkarılmışsanız kıdem tazminatına hak kazanırsınız. İşverenin “beğenmiyorsan çalışma, işte kapı” şeklindeki ifadesi kanımca iş sözleşmesinin işverence sona erdirilmesidir ve kıdem tazminatı ödenmesini gerektirir. Nitekim Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 2014 yılında verdiği buna benzer bir kararı var.
Ancak burada önemli olan bir nokta da sizin bu şekilde işten ayrıldığınızı ispatlayabilmeniz. Çünkü işverenden kıdem tazminatı talebinde bulunmanız halinde işveren böyle bir söz söylemediğini iddia edebilir. Bu durumda da işe devamsızlık nedeniyle işveren haklı nedenle iş sözleşmesini fesheder ve kıdem tazminatı ödemediği gibi sizden ihbar tazminatı da talep edebilir. Bu durumda da olay mecburen mahkemeye taşınır ve mahkeme sizden işverenin böyle bir söz söylediğini ispat etmenizi ister.
Ayrıca hemen belirtelim ki her ne kadar Yargıtay'ın bu şekilde bir kararı olsa da bu durum sizin davayı kesin kazanacağınız anlamına gelmiyor. Çünkü iş mahkemeleri ve Yargıtay benzer konularda farklı kararlar da verebiliyor. Nitekim Yargıtay'ın 2011 ve 2013 yıllarında bu konuda farklı kararları da mevcut.
Bununla birlikte işverenin “beğenmiyorsan çalışma” dediği hususun ne olduğu da çok önemli. Eğer işveren sizden yapılmaması gereken bir şeyi yapmanızı veya bir hakkınızı almamanızı istiyorsa yine derhal işten ayrılabilir ve kıdem tazminatı alabilirsiniz.
Bu sebeple, hakkınızı aramanızı ve kendinizi iyi savunmanızı tavsiye ederim.
Emeklilik hayal gibi
Soru: Mehmet Bey, ben 7 Mayıs 1990 doğumluyum. Bugüne kadar hiç sigortalı olarak çalışmadım. Eş dostla konuştuğumuzda emeklilik sanki hayal gibi geliyor. Bugün sigortalı olarak çalışmaya başlasam ne zaman emekli olurum? (Tuncay K.)
Cevap: Tuncay Bey, bugün sigortalı olarak çalışmaya başlarsanız 7 Mayıs 2050 tarih Emeklilik hayal gibi inde yani 60 yaşında emekli olursunuz. Evet, belki baktığınız zaman çok uzun bir zaman gibi görünüyor ama bu durum sizi sakın kayıtdışı yani sigortasız çalışmaya itmesin. Çünkü burası Türkiye ve yarın nasıl bir kanun değişikliği olur bilinmez. Bu durumda “keşke zamanında sigortamı yaptırsaydım” diyebilirsiniz. Ayrıca 60 yaş çok ileri bir yaş diliminde değil ve bu yaşa geldiğinizde de “Keşke zamanında sigortamı yaptırsaydım, şimdi emekli olurdum” diyebilirsiniz.
Ayrıca unutmayın ki sosyal güvenliğin size emeklilik dışında başka faydaları da var. Sağlıkhizmetlerinden faydalanma, ölüm halinde geride kalanlara ölüm aylığı bağlanması, sakatlık halinde malullük aylığı bağlanması, işsizlik halinde işsizlik aylığı alma gibi…
Bu sebeple kafanızı çalıştırın ve kayıtdışı çalışmayı aklınızdan bile geçirmeyin.
İşyerinizde ilkyardımcınız var mı?
Yaklaşık iki hafta önce Resmi Gazete'de İlkyardım Yönetmeliği yayımlandı. Yönetmeliğe göre işyerleri mutlaka ilkyardım personeli bulundurmak zorundalar. Aslında, fertlerin ve toplumun temel sağlık bilgisinin arttırılması, ilkyardım bilgi ve becerisinin topluma öğretilmesi ve kazalara bağlı ölüm ve sakatlık riskinin azaltılması yaklaşımıyla gayet olumlu bir düzenleme yapıldı diyebiliriz.
Yönetmeliğe göre, ilkyardım tanımında belirtilen amaç doğrultusunda, hasta veya yaralıya tıbbi araç gereç aranmaksızın mevcut araç ve gereçlerle ilaçsız uygulamaları yapan ilkyardım eğitimi alarak ilkyardımcı belgesi almış kişiler ilkyardımcı olarak kabul ediliyor.
Buna göre iş sağlığı ve güvenliği kapsamında işyerlerinde çalışan sayısına bağlı olarak aşağıda belirtilen sayıda ilkyardımcı çalıştırılması gerekiyor.
Az tehlikeli işyerlerinde, her 20 çalışan için 1 ilkyardımcı olmalı.
Tehlikeli işyerlerinde, her 15 çalışan için 1 ilkyardımcı olmalı.
Çok tehlikeli işyerlerinde, her 10 çalışan için 1 ilkyardımcı olmalı.
İlkyardımcı olarak görevlendirilecek personelin, Sağlık Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş eğitim merkezlerinde en az 16 saat ilkyardım eğitimi almaları gerekiyor. Bu eğitime katılabilmek için ilkokulmezunu olmak yeterli. Yönetmelik, işverenlere bu konuda hizmet alma imkânı tanımıyor. Yani ilkyardımcı personeli kendi bünyelerinde istihdam etmeleri gerekiyor.
Hemen belirtelim ki ilkyardımcı bulundurma yükümlülüğünü yerine getirmeyen işyerlerine 1233 TL'den 3699 TL'ye kadar idari para cezası kesilebilecek ve aykırılığın devamı halinde her ay için idari para cezası uygulanmaya devam edilecek.
Hem çalışanların sağlığı için hem de ceza yememek için işverenlerin hemen gerekli önlemleri almasında fayda var.
Haftasonu sözü
İşine hâkim ol, işinin sana hâkim olmasına izin verme. (B. Franklin)
Meydan Gazetesi - Dr. Mehmet BULUT