353 vekile iki yıl şart
7 Haziran genel seçimlerinden sonra milletvekillerinin yemin etmesiyle birlikte yeni Meclis teşekkül etmiş oldu. Toplam 550 vekilden 353’ü ilk defa milletvekili olurken, 197 vekil yeniden seçildi. İlk defa vekil olanlar vekilliğin özlük haklarıyla da ilk defa tanışmış olacaklar. Maaş, ödenek, yolluk, ayrıcalıklı sağlık sigortası, danışman kadrosu, pasaport, araba gibi pek çok imkan sunuluyor. Fakat bunlardan en önemlisi ve en uzun vadeli olanı tabii ki sosyal güvenlik ve emekliliğe dair olanlar.
Emeklilik iki yıl sonra
Yeniden seçilen 197 vekil için milletvekili emekli aylığı kazanılmış hak durumunda.
Fakat ilk defa Meclis’e giren 353 vekilin, milletvekili emekliliğine hak kazanabilmeleri için iki yıl görev yapmaları gerekiyor. Burada yanlış anlaşılma olmasın; sanılanın aksine, milletvekilleri iki yılda emekli olmuyorlar. Diğer çalışanlar gibi normal yaş ve prim günü şartlarına tabiler. Fakat bağlanacak emekli aylığının milletvekili aylığı statüsüne yükseltilebilmesi için iki yıl görev yapmaları gerekiyor. Örneğin şu an SSK emeklisi olup 1500 TL emekli maaşı alan bir vekil, iki yılı tamamlayınca bugünkü rakamla 7875 lira emekli aylığına kavuşmuş olacak. Milletvekillerinin vereceği kararda ne derece etkili olur bilemeyiz fakat “koalisyon mu, erken seçim mi” tartışmalarında, 353 vekilin emeklilik statüsü ve iki yıl şartı önemli bir faktör olsa gerek. Zira iki yıldan önce erken seçime gidilmesi halinde 353 milletvekili, vekiller için sağlanan emekli aylığına hak kazanamayacak.
Tarih ve statü önemli
Soru: Sadettin Bey, ben yurtdışı hizmet borçlanması yapmak istiyorum fakat bağlanacak emekli aylığı konusunda farklı rakamlar ifade ediliyor. Aynı borçlanmayı yapan birisine 1400 lira, başkasına 700 lira aylık bağlanabiliyor. Bu nasıl oluyor?Fehim K.
Cevap: Değerli okurum, yurtdışı hizmet borçlanmasında en önemli hususlardan birisi hangi statüden (SSK, Bağ-Kur vb.) borçlanma yapacağınız, bir diğeri de hangi tarihleri borçlanacağınızdır. Aynı borçlanma günü ve tutarı ile emekli olan bir kimseye, bu iki faktöre bağlı olarak farklı tutarda aylık bağlanabilir. Dolayısıyla hangi statüden ve hangi tarihleri seçerek borçlanma yapacağınız önemlidir.
Yorumsuz…
Bir önceki yazımızda, İŞKUR tarafından verilen işbaşı eğitimleri ve bu kapsamda işverenlere sağlanan istihdam teşvikinden bahsetmiştik. Bir okurumuz, konuyla ilgili yaşadığı bir tecrübeyi bizimle paylaşmış. İsmi saklı tutarak ve yorumsuz olarak aynen buraya alıyorum:
“Merhaba Sadettin Bey…
Benim kız kardeşim, yazınıza konu olan şekilde İŞKUR aracılığı ile çağrı merkezine işe girdi. Üç ay eğitim alacağı söylendi ama eğitim 15 gün sürdü. Daha sonra “İsterseniz çalışmaya başlayın ya da üç ay bekleyin, sonra sınav yapacağız, sınavda başarılı olanlar maaşa geçecek” diyerek kursu bitirdiler. Eğitimde günlük 20 lira da cep harçlığı İŞKUR tarafından veriliyordu.
Kardeşim, para almaya devam etmek için eğitim adı altında yaklaşık bir buçuk aydır,
günlük 20 lira yevmiye ile sigortasız şekilde, tam gün çağrı merkezinde çalışıyor.
Şu an sözde eğitim sürecindeler ama eğitimle alakalı bir şey yok. Sadece çalışıyor.
İŞKUR ise bu süreçte sigorta yapmıyor. Bu yapılan işgücü sömürüsü değil midir? Devlet kendi eliyle asgari ücretin bile altında ve sigortasız şekilde nasıl işçi çalıştırılmasını teşvik eder?
Kardeşimin bu şekilde ayda 500 lira için çalışması beni çok rahatsız ediyor. Ayrıca şu an gece mesaisi yapıyor. Öğleyin 14:00 ila akşam 23:00 arasında çalışıyor. Akşam çalıştığı için ayrıca ek mesai ücreti yok. İŞKUR tarafından verilen teşvik konusunun bu boyutuna da köşenizde yer vermenizi rica ediyorum. Teşekkürler.”
Bugün Gazetesi - 26 Haziran 2015 Cuma