Hep tekrar ettik, ülkemizde 2.5 milyon lisanslı sporcu var ve çoğu da amatörler
18 yaş altı amatörler Genel Sağlık Sigortası ile güvence altında. Peki ya 18 yaş üzeri olanlar?
MİLYONLARCA UMUTBelirsizliğe rağmen umutlu bekleyiş sürüyor... Sorun, en son 2008 Spor Şuurası'nda masaya yatırıldı.. Ancak Sosyal Güvenlik önlemi 'sağlık'ta kalmayıp, ömür boyu güvence sağlamalı
Sporcular için sosyal güvenlik rehberi-7
Sporcuların iki büyük sorunu!
Geçtiğimiz 6 gündür, yaklaşık 2.5 milyon lisanslı (amatör+profesyonel) sporcunun sosyal güvenlik haklarından ve tabi oldukları hükümlerden bahsettik. Dizimizin son günü olan bu yazımızı da sporcuların sorunlarına ayırdık. Zira sadece sporcuların haklarından bahsetmek, "Bu sporcuların bu kadar hakları var da hiç mi sorunları yok?" sorusunu akla getirebilir.
Aslında son yıllarda sosyal güvenlik alanında yapılan düzenlemelerin pek çoğu sporcular da dahil halkın genelinden büyük taktir topladı. Özellikle sağlık boyutuyla artılar epey fazla. Fakat bu, maalesef sporcuların bütün sorunlarının çözüldüğü anlamına da gelmiyor.
Amatör sporcular muallakta
2.5 milyon lisanslı sporcunun çok önemli bir bölümü amatörlerden oluşuyor. Bir sporcunun amatör olarak nitelendirilmesi, aynı zamanda onun sosyal güvencesiz kalacağı anlamına geliyor. Zira sporu gelir getirici bir meslek olarak icra etmeyen veya öyle varsayılan bu kesim, SGK uygulamalarında zorunlu sigortalı sayılmıyor. Bunun anlamı ise, bu kişilerin yıllarını verdikleri sportif faaliyetlerinin geçtiği yıllar için emekliliğe dair herhangi bir hak iddia edememeleridir. Daha önceki bölümlerde de ifade ettiğimiz gibi, 18 yaş altındaki amatörler Genel Sağlık Sigortası sayesinde en azından sağlık güvencesine kavuşmuş oldu. Peki, ya 18 yaş üzeri amatörlerin durumu? İşte bu kesim en mağdur sporcular gurubunu oluşturuyor.
Spor şurasında da gündeme geldi
Amatör sporcuların sosyal güvenlik dışında kalmalarının büyük mağduriyetlere sebep olduğu hususu, geçen yıl toplanan 2008 Spor Şurası'nda da gündeme geldi. Hatta çözüm olarak Özel Zorunlu Sigorta önerildi. Kaynak olarak da Spor Toto, Loto gibi gelir kalemlerinden kaynak aktarılması öngörüldü. Belki sağlık sigortası açısından bu öneri yerinde olabilir. Ancak ömür boyu sürecek sakatlık ve malullük gibi durumlarda sporcuların gelir kaybını ve muhtaçlığını da göz önünde bulunduracak daha geniş bir formüle ihtiyaç var. Örneğin böyle bir sigorta fonu oluşturulup, içerisinde iş kazaları, meslek hastalığı, hastalık ve malullük risklerini de finanse eden bir uygulamaya gidilebilir.
Başarılı sporcular, uygulama bekliyor
Yine dizimiz içerisinde sporcuların haklarından, başarılı sporculara şeref aylığı bağlanması ve devlet sporculuğu unvanları verilmesi konularına da değindik. Bu aylık ve unvanın kimlere hangi şartlarla verildiğini anlattık. Fakat burada da çok ciddi bir beklenti ve mağduriyet söz konusu. Sayın Murat Başesgioğlu'nun bakanlığı döneminde ve Hamza Yerlikaya'nın da gayretleri ile çıkarılan Başarılı Sporculara Aylık Bağlanması İle Devlet Sporcusu Unvanı Verilmesi Hakkında Kanun, üzerinden bir yıldan fazla bir zaman geçmesine rağmen maalesef uygulanmıyor. Oysa bu kanun sayesinde aylığa hak kazanan binlerce sporcu, kanunla tanınan hakların kendilerine verilmesini bekliyor. Ancak 2009 yılı bütçesine bu kanun gereği bağlanacak aylıklarla ilgili bir ödenek konmadığı gibi, 2010 Bütçe Tasarısında da ödenek görünmüyor. Kaldı ki söz konusu kanun, Meclis'te hem iktidar hem de muhalefetin büyük desteği ile kabul edilmişti. Bu kanuna dair uygulamanın da bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor. Buna dair atılabilecek ilk somut adımsa, 2010 yılı bütçesine ödenek konması olmalı. Böylece kamuoyundan ve özellikle spor camiasından büyük destek gören bu adıma dair beklentiler karşılanmış olur.
SORU-CEVAP
Başarı derecem var, aylığım ne zaman bağlanacak?
Soru: Sadettin Bey, geçen yıl çıkarılan bir kanunla benim gibi uluslar arası derecesi olan sporculara aylık bağlanacağı söylendi. Hatta bununla ilgili Halter Federasyonu'na müracaatımız da oldu. Ancak aradan bir yıl geçmesine rağmen kimseden ses çıkmıyor. Bu konuda bir sorun mu var? Varsa kimden kaynaklanıyor? Nazmi Canik
Cevap: Değerli okurum, dikkat ederseniz bugünkü yazımızda tam da sizin sorunuza değindik. Maalesef sizin gibi binlerce sporcu bu kanunla umutlandı fakat dediğiniz gibi bir yıldan fazla bir süredir uygulama başlatılmadı. Umarız 2010 yılı bütçesinde gerekli düzenleme yapılır da siz ve sizin durumunuzdaki sporcularımız aylık ve diğer haklarına kavuşmuş olur.
FUTBOL BİTTİ PARA BİTTİ!
Eski milli futbolcu Eyüp Odabaşı: "Lenf kanseriyim. Futbolculuk hayatım bittiğinde param da bitmişti. Bağ-Kur'um ve özel sağlık sigortam vardı. Yoksa altından kalkamazdım. Ama birçok arkadaşım şu an çok kötü halde!
Eyüp Odabaşı.. 12 yaşında Sarıyer alt yapısında futbola başladı. 1970-1971 sezonunda şampiyon olarak 2. Lig'e yükselen Sarıyer'in kadrosunda yer aldı. 1974'te Fenerbahçe'ye, 1976'da Trabzonspor'a transfer oldu. Karabükspor'da bir sezon oynadıktan sonra (1978) Sarıyer'e döndü ve futbolu bırakana kadar burada kaldı. Milli forma da giydi.. Sarıyer'in efsane isimlerinden olan Eyüp Odabaşı, kulüpte 24 yıl da yöneticilik yaptı. Şu an Ankara'da, tedavi altında.. Kendisine konulan teşhis ise lenf kanseri!
Sosyal güvencenizi nasıl sağlıyorsunuz?
-Bağ-Kur'luyum. Ayrıca özel sağlık sigortam var.
Sağlık sigortası ve emeklililk yönünden görev yaptığınız kulüplerden gerekli özeni ve yardımı gördünüz mü?
- Evet. Ne Fenerbahçe, ne Trabzonspor ne de görev aldığım diğer kulüplerle bu konuda hiç bir sıkıntım olmadı. Her türlü sorunlarımızla ilgilenildi. Kesinlikle bir sorunum olmadı.
Aktif futbolculuk yaşamından geriye önemli bir sağlık sorununuz kaldı mı?
-Hayır, futbol oynadığım dönemlerden kalma bir hastalığım veya sakatlığım yok.
Şu an aktif spor yaşamında olan gençlere neler tavsiye edersiniz?
Ben lenf kanseri teşhisiyle Ankara'da tedavi altındayım. Futbolculuk hayatım bittiğinde param da bitmişti. Yani futbolu bıraktığım zaman sıfırlamıştım. Özel sağlık sigortam vardı. Şu an ki tedavi masraflarım 450 milyarı buluyor. Sağlık sigortam olmasa bunun altından kalkamazdım. Bizler zamanında en üst düzeylerde futbol oynadık. Bizler diyorum çünkü bir çok arkadaşım var; o dönemlerde beraber büyük takımlarda futbol oynadık ama şimdi durumları çok kötü! Genç futbolculara en büyük tavsiyem transfer paralarını yatırımlara dönüştürsünler. Gayrimenkul yatırımı olabilir. Yıllar çok çabuk gelip geçiyor. Aldıkları primlerle, maaşlarla geçinsinler.
BUGÜN/26 Ekim 2009
MİLYONLARCA UMUTBelirsizliğe rağmen umutlu bekleyiş sürüyor... Sorun, en son 2008 Spor Şuurası'nda masaya yatırıldı.. Ancak Sosyal Güvenlik önlemi 'sağlık'ta kalmayıp, ömür boyu güvence sağlamalı
Sporcular için sosyal güvenlik rehberi-7
Sporcuların iki büyük sorunu!
Geçtiğimiz 6 gündür, yaklaşık 2.5 milyon lisanslı (amatör+profesyonel) sporcunun sosyal güvenlik haklarından ve tabi oldukları hükümlerden bahsettik. Dizimizin son günü olan bu yazımızı da sporcuların sorunlarına ayırdık. Zira sadece sporcuların haklarından bahsetmek, "Bu sporcuların bu kadar hakları var da hiç mi sorunları yok?" sorusunu akla getirebilir.
Aslında son yıllarda sosyal güvenlik alanında yapılan düzenlemelerin pek çoğu sporcular da dahil halkın genelinden büyük taktir topladı. Özellikle sağlık boyutuyla artılar epey fazla. Fakat bu, maalesef sporcuların bütün sorunlarının çözüldüğü anlamına da gelmiyor.
Amatör sporcular muallakta
2.5 milyon lisanslı sporcunun çok önemli bir bölümü amatörlerden oluşuyor. Bir sporcunun amatör olarak nitelendirilmesi, aynı zamanda onun sosyal güvencesiz kalacağı anlamına geliyor. Zira sporu gelir getirici bir meslek olarak icra etmeyen veya öyle varsayılan bu kesim, SGK uygulamalarında zorunlu sigortalı sayılmıyor. Bunun anlamı ise, bu kişilerin yıllarını verdikleri sportif faaliyetlerinin geçtiği yıllar için emekliliğe dair herhangi bir hak iddia edememeleridir. Daha önceki bölümlerde de ifade ettiğimiz gibi, 18 yaş altındaki amatörler Genel Sağlık Sigortası sayesinde en azından sağlık güvencesine kavuşmuş oldu. Peki, ya 18 yaş üzeri amatörlerin durumu? İşte bu kesim en mağdur sporcular gurubunu oluşturuyor.
Spor şurasında da gündeme geldi
Amatör sporcuların sosyal güvenlik dışında kalmalarının büyük mağduriyetlere sebep olduğu hususu, geçen yıl toplanan 2008 Spor Şurası'nda da gündeme geldi. Hatta çözüm olarak Özel Zorunlu Sigorta önerildi. Kaynak olarak da Spor Toto, Loto gibi gelir kalemlerinden kaynak aktarılması öngörüldü. Belki sağlık sigortası açısından bu öneri yerinde olabilir. Ancak ömür boyu sürecek sakatlık ve malullük gibi durumlarda sporcuların gelir kaybını ve muhtaçlığını da göz önünde bulunduracak daha geniş bir formüle ihtiyaç var. Örneğin böyle bir sigorta fonu oluşturulup, içerisinde iş kazaları, meslek hastalığı, hastalık ve malullük risklerini de finanse eden bir uygulamaya gidilebilir.
Başarılı sporcular, uygulama bekliyor
Yine dizimiz içerisinde sporcuların haklarından, başarılı sporculara şeref aylığı bağlanması ve devlet sporculuğu unvanları verilmesi konularına da değindik. Bu aylık ve unvanın kimlere hangi şartlarla verildiğini anlattık. Fakat burada da çok ciddi bir beklenti ve mağduriyet söz konusu. Sayın Murat Başesgioğlu'nun bakanlığı döneminde ve Hamza Yerlikaya'nın da gayretleri ile çıkarılan Başarılı Sporculara Aylık Bağlanması İle Devlet Sporcusu Unvanı Verilmesi Hakkında Kanun, üzerinden bir yıldan fazla bir zaman geçmesine rağmen maalesef uygulanmıyor. Oysa bu kanun sayesinde aylığa hak kazanan binlerce sporcu, kanunla tanınan hakların kendilerine verilmesini bekliyor. Ancak 2009 yılı bütçesine bu kanun gereği bağlanacak aylıklarla ilgili bir ödenek konmadığı gibi, 2010 Bütçe Tasarısında da ödenek görünmüyor. Kaldı ki söz konusu kanun, Meclis'te hem iktidar hem de muhalefetin büyük desteği ile kabul edilmişti. Bu kanuna dair uygulamanın da bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor. Buna dair atılabilecek ilk somut adımsa, 2010 yılı bütçesine ödenek konması olmalı. Böylece kamuoyundan ve özellikle spor camiasından büyük destek gören bu adıma dair beklentiler karşılanmış olur.
SORU-CEVAP
Başarı derecem var, aylığım ne zaman bağlanacak?
Soru: Sadettin Bey, geçen yıl çıkarılan bir kanunla benim gibi uluslar arası derecesi olan sporculara aylık bağlanacağı söylendi. Hatta bununla ilgili Halter Federasyonu'na müracaatımız da oldu. Ancak aradan bir yıl geçmesine rağmen kimseden ses çıkmıyor. Bu konuda bir sorun mu var? Varsa kimden kaynaklanıyor? Nazmi Canik
Cevap: Değerli okurum, dikkat ederseniz bugünkü yazımızda tam da sizin sorunuza değindik. Maalesef sizin gibi binlerce sporcu bu kanunla umutlandı fakat dediğiniz gibi bir yıldan fazla bir süredir uygulama başlatılmadı. Umarız 2010 yılı bütçesinde gerekli düzenleme yapılır da siz ve sizin durumunuzdaki sporcularımız aylık ve diğer haklarına kavuşmuş olur.
FUTBOL BİTTİ PARA BİTTİ!
Eski milli futbolcu Eyüp Odabaşı: "Lenf kanseriyim. Futbolculuk hayatım bittiğinde param da bitmişti. Bağ-Kur'um ve özel sağlık sigortam vardı. Yoksa altından kalkamazdım. Ama birçok arkadaşım şu an çok kötü halde!
Eyüp Odabaşı.. 12 yaşında Sarıyer alt yapısında futbola başladı. 1970-1971 sezonunda şampiyon olarak 2. Lig'e yükselen Sarıyer'in kadrosunda yer aldı. 1974'te Fenerbahçe'ye, 1976'da Trabzonspor'a transfer oldu. Karabükspor'da bir sezon oynadıktan sonra (1978) Sarıyer'e döndü ve futbolu bırakana kadar burada kaldı. Milli forma da giydi.. Sarıyer'in efsane isimlerinden olan Eyüp Odabaşı, kulüpte 24 yıl da yöneticilik yaptı. Şu an Ankara'da, tedavi altında.. Kendisine konulan teşhis ise lenf kanseri!
Sosyal güvencenizi nasıl sağlıyorsunuz?
-Bağ-Kur'luyum. Ayrıca özel sağlık sigortam var.
Sağlık sigortası ve emeklililk yönünden görev yaptığınız kulüplerden gerekli özeni ve yardımı gördünüz mü?
- Evet. Ne Fenerbahçe, ne Trabzonspor ne de görev aldığım diğer kulüplerle bu konuda hiç bir sıkıntım olmadı. Her türlü sorunlarımızla ilgilenildi. Kesinlikle bir sorunum olmadı.
Aktif futbolculuk yaşamından geriye önemli bir sağlık sorununuz kaldı mı?
-Hayır, futbol oynadığım dönemlerden kalma bir hastalığım veya sakatlığım yok.
Şu an aktif spor yaşamında olan gençlere neler tavsiye edersiniz?
Ben lenf kanseri teşhisiyle Ankara'da tedavi altındayım. Futbolculuk hayatım bittiğinde param da bitmişti. Yani futbolu bıraktığım zaman sıfırlamıştım. Özel sağlık sigortam vardı. Şu an ki tedavi masraflarım 450 milyarı buluyor. Sağlık sigortam olmasa bunun altından kalkamazdım. Bizler zamanında en üst düzeylerde futbol oynadık. Bizler diyorum çünkü bir çok arkadaşım var; o dönemlerde beraber büyük takımlarda futbol oynadık ama şimdi durumları çok kötü! Genç futbolculara en büyük tavsiyem transfer paralarını yatırımlara dönüştürsünler. Gayrimenkul yatırımı olabilir. Yıllar çok çabuk gelip geçiyor. Aldıkları primlerle, maaşlarla geçinsinler.
BUGÜN/26 Ekim 2009