Kore Sosyal Güvenlik Sözleşmesi
Sosyal güvenlik sözleşmeleri, özellikle yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız için oldukça önemli. Gerek çalışırken gerekse emeklilik aşamasında sözleşmelerin çok ciddi avantajlarını görüyorlar.
Türkiye, şu ana kadar 27 ülkeyle ikili sosyal güvenlik sözleşmesi (SGS) imzalamış durumda. Bunlara son eklenen ise Güney Kore ile imzalanan SGS. 2012 yılında imzalanan sözleşme 1 Haziran 2015 itibariyle yürürlüğe girmiş oldu. Böylece Güney Koreli olup Türkiye’de bulunan veya Türk vatandaşı olarak Güney Kore’de bulunan kişiler için avantajlı dönem başlamış oldu.
SGS’nin avantajları
İkili SGS’lerin ve bu arada Kore ile imzalanan SGS’nin her iki ülke vatandaşları açısından avantajları şunlar:
• Her iki ülkede geçen çalışmalar, hizmet birleştirmesi kapsamında geçerli kabul ediliyor.
• Yurtdışı hizmet borçlanmasına gerek kalmadan emeklilik hakkı doğuyor.
• Yurtdışına geçici görevlendirmelerde 36 aya kadar kişinin kendi ülkesindeki hakları devam ediyor.
• Sağlık sigortası her iki ülkede geçerli sayılıyor.
• Kurumlar arası yardımlaşma sayesinde, her iki ülke vatandaşları için bürokratik işlemler kolaylaşıyor.
• Bir Türk vatandaşının Kore’deki sigorta başlangıcı, Türkiye’deki başlangıç gibi kabul ediliyor. Bu da emeklilik hesabında avantaj sağlıyor.
Saydığımız avantajlar, her iki ülkedeki gurbetçilerin hayatını oldukça kolaylaştırıyor. Dolayısıyla mümkün olduğu kadar fazla ülkeyle ikili sosyal güvenlik sözleşmeleri imzalanması, Türk vatandaşlarının diğer ülkelerde kendilerini daha güçlü hissetmelerine de katkı sağlıyor. Fakat sözleşmeler imzalanırken, karşı akit ülkedeki Türk vatandaşı sayısı dikkate alınarak öncelik sırasının belirlenmesi daha isabetli olacaktır.
Askerlik borçlanması devam ediyor
Soru: Sadettin Bey, askerlik süresine ait primlerin Milli Savunma Bakanlığı tarafından ödeneceği ve böylece askerlik borçlanmasına gerek kalmayacağı yönünde haberler duyduk. Böyle bir çalışma var mıdır? Ben yakında askerlik borçlanması yapmayı düşünüyorum. Sizce bu düzenlemeyi beklemeli miyim? Bülent A.
Cevap: Değerli okurum, bu konu önceden beri tartışılan bir konu. Zorunlu askerlik süresi primlerinin devlet tarafından ödenmesi, zaman zaman gündeme geliyor fakat şu ana kadar somut bir gelişme olmadı. Bu konuda muhalefet partileri tarafından Meclis’te verilmiş kanun teklifleri de var fakat şimdiye kadar yasalaşma aşamasına geçemedi. Kısa vadede de yasalaşacağını sanmıyorum. Emeklilik yönünden aceleniz yoksa bekleyebilirsiniz fakat borçlanma yaptıktan sonra emekli olabilecekseniz beklemenizi tavsiye etmem.
Son 7 yıl 2008 öncesi için
Soru: Sadettin Bey, ben 2010 yılında memuriyete başladım. 10 yılı doldurduktan sonra ayrılma planım var. Acaba yine memur olarak emekli olabilmek için son 3,5 yılı memuriyette mi geçirmeliyim? Bu konuda ne tavsiye edersiniz? Serdar N.
Cevap: Değerli okurum, emekli olunacak statünün belirlenmesinde son 7 yıl kuralı, 1 Ekim 2008 öncesinde sigortalı/memur olanlar için geçerli. Bu tarihten önce çalışma hayatına girenlerin, hangi statüden emekli olacakları, son 7 yıldaki fiili çalışmalarına bakılarak belirlenir. En fazla hangi statüde çalışmışlarsa o statüden emekli olurlar. Fakat sizin gibi 1 Ekim 2008 sonrasında çalışmaya başlayanlar için son 7 yıl yerine tüm çalışma hayatı dikkate alınmaya başlandı. Yani tüm çalışma hayatınızda hangi statü ağırlıktaysa, o statüden aylık alacaksınız. Hesabınızı buna göre yapmanız gerekir.
Bugün Gazetesi - 25 Eylül Cuma
Sosyal güvenlik sözleşmeleri, özellikle yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız için oldukça önemli. Gerek çalışırken gerekse emeklilik aşamasında sözleşmelerin çok ciddi avantajlarını görüyorlar.
Türkiye, şu ana kadar 27 ülkeyle ikili sosyal güvenlik sözleşmesi (SGS) imzalamış durumda. Bunlara son eklenen ise Güney Kore ile imzalanan SGS. 2012 yılında imzalanan sözleşme 1 Haziran 2015 itibariyle yürürlüğe girmiş oldu. Böylece Güney Koreli olup Türkiye’de bulunan veya Türk vatandaşı olarak Güney Kore’de bulunan kişiler için avantajlı dönem başlamış oldu.
SGS’nin avantajları
İkili SGS’lerin ve bu arada Kore ile imzalanan SGS’nin her iki ülke vatandaşları açısından avantajları şunlar:
• Her iki ülkede geçen çalışmalar, hizmet birleştirmesi kapsamında geçerli kabul ediliyor.
• Yurtdışı hizmet borçlanmasına gerek kalmadan emeklilik hakkı doğuyor.
• Yurtdışına geçici görevlendirmelerde 36 aya kadar kişinin kendi ülkesindeki hakları devam ediyor.
• Sağlık sigortası her iki ülkede geçerli sayılıyor.
• Kurumlar arası yardımlaşma sayesinde, her iki ülke vatandaşları için bürokratik işlemler kolaylaşıyor.
• Bir Türk vatandaşının Kore’deki sigorta başlangıcı, Türkiye’deki başlangıç gibi kabul ediliyor. Bu da emeklilik hesabında avantaj sağlıyor.
Saydığımız avantajlar, her iki ülkedeki gurbetçilerin hayatını oldukça kolaylaştırıyor. Dolayısıyla mümkün olduğu kadar fazla ülkeyle ikili sosyal güvenlik sözleşmeleri imzalanması, Türk vatandaşlarının diğer ülkelerde kendilerini daha güçlü hissetmelerine de katkı sağlıyor. Fakat sözleşmeler imzalanırken, karşı akit ülkedeki Türk vatandaşı sayısı dikkate alınarak öncelik sırasının belirlenmesi daha isabetli olacaktır.
Askerlik borçlanması devam ediyor
Soru: Sadettin Bey, askerlik süresine ait primlerin Milli Savunma Bakanlığı tarafından ödeneceği ve böylece askerlik borçlanmasına gerek kalmayacağı yönünde haberler duyduk. Böyle bir çalışma var mıdır? Ben yakında askerlik borçlanması yapmayı düşünüyorum. Sizce bu düzenlemeyi beklemeli miyim? Bülent A.
Cevap: Değerli okurum, bu konu önceden beri tartışılan bir konu. Zorunlu askerlik süresi primlerinin devlet tarafından ödenmesi, zaman zaman gündeme geliyor fakat şu ana kadar somut bir gelişme olmadı. Bu konuda muhalefet partileri tarafından Meclis’te verilmiş kanun teklifleri de var fakat şimdiye kadar yasalaşma aşamasına geçemedi. Kısa vadede de yasalaşacağını sanmıyorum. Emeklilik yönünden aceleniz yoksa bekleyebilirsiniz fakat borçlanma yaptıktan sonra emekli olabilecekseniz beklemenizi tavsiye etmem.
Son 7 yıl 2008 öncesi için
Soru: Sadettin Bey, ben 2010 yılında memuriyete başladım. 10 yılı doldurduktan sonra ayrılma planım var. Acaba yine memur olarak emekli olabilmek için son 3,5 yılı memuriyette mi geçirmeliyim? Bu konuda ne tavsiye edersiniz? Serdar N.
Cevap: Değerli okurum, emekli olunacak statünün belirlenmesinde son 7 yıl kuralı, 1 Ekim 2008 öncesinde sigortalı/memur olanlar için geçerli. Bu tarihten önce çalışma hayatına girenlerin, hangi statüden emekli olacakları, son 7 yıldaki fiili çalışmalarına bakılarak belirlenir. En fazla hangi statüde çalışmışlarsa o statüden emekli olurlar. Fakat sizin gibi 1 Ekim 2008 sonrasında çalışmaya başlayanlar için son 7 yıl yerine tüm çalışma hayatı dikkate alınmaya başlandı. Yani tüm çalışma hayatınızda hangi statü ağırlıktaysa, o statüden aylık alacaksınız. Hesabınızı buna göre yapmanız gerekir.
Bugün Gazetesi - 25 Eylül Cuma