ÜFE'leyen %40 kazanacak!
Bu yılın başından itibaren ekonomi çevrelerinde vergi ve prim borçları için bir yapılandırma beklentisi hakimdi.
Özellikle borçlu işverenlerle küçük esnafın motivasyonu bu yöndeydi. Ancak Başbakan ve ekonomi kurmaylarının 'af' düzenlemelerine prensip olarak mesafeli durdukları biliniyordu. Bunun yanında son iki yıldır bütün dünyayla birlikte ülkemizi de etkisi altına alan mali krizin sonuçları somut olarak görülüyordu. Nitekim KOBİ'lerin takibe düşen kredilerindeki artış, 100 milyar liraya ulaşan vergi ve sigorta primi borçları ve işsizliğin 2009 yılındaki yükselişi, bu belirtilerden bazılarıydı.Kriz sonrası oluşan tablo Başbakan'ın da gözünden kaçmamış olacak ki, referandum öncesi bir iftar yemeğinde, vergi ve prim borçluları için bir yapılandırma olabileceği müjdesini verdi. O günden beri de gerek Maliye Bakanlığı, gerekse SGK bürokratları çalışma yürüttüler ve yeni paket şekillenmiş oldu.
Yüz binlerce esnaf ve işverenin merakla beklediği pakette bir iki nokta Başbakan'ın talimatını beklese de, paketin kırmızıçizgileri netleşmiş durumda. Bunlar;
· Vergi ve sigorta primi borçlarından Ağustos/2010 öncesi döneme ait olanlar yapılandırma kapsamına girecek. Yani ağustos sonrası borçlar yapılandırma kapsamında değil.
· Vergi ve prim borcunun aslına dokunulmayacak. Yani anapara olduğu gibi tahsil edilecek.
· Gecikme zammı ve faizi hesaplanırken, Üretici Fiyatları Endeksi (ÜFE) esas alınacak.
· Taksitlendirmede vade 36 ay olarak belirlendi. Ancak Başbakan isterse ilave faizle daha uzun vadeli taksitlendirme yapılabilecek.
· Yapılandırma kapsamının su, elektrik, doğalgaz ve trafik cezası gibi bütün kamu alacaklarına teşmil edilmesi konusu da masada. Ancak bunun için de yine Başbakan'ın onayı bekleniyor.
Peşin ödeyene %40 indirim!
Borçların yapılandırılmasıyla birlikte kimin ne kadar avantaj sağlayacağını, bir işveren örneğinde açıklayalım. 2005 yılı Ocak ayından 10 bin lira prim borcu bulunan bir işverenin, gecikme zammı ve cezasıyla birlikte bugünkü borcu yaklaşık 25 bin liraya ulaşıyor. Yapılandırma sonrası ise bu borcun ÜFE'lenmiş hali yaklaşık 15 bin liraya düşüyor. Yani borcun %40'ı silinmiş oluyor. Bu indirimin peşin ödemede yapılacağını, taksitlendirmede ise yıllık %3 civarı faiz uygulanacağını belirtmiş olalım.
Borç yapılandırmasına başvuran esnaf ve işverenin diğer bazı avantajları da olacak. Örneğin esnaf iseler sağlık yardımlarından yararlanmaya başlayacaklar. İşverenler kamu ihalelerine girerken SGK'dan 'borcu yoktur' yazısı alabilecekler.
Öte yandan Sayın Başbakan paket üzerine son sözünü söylemeden önce, okurlarımızdan bize gelen talepleri de iletmiş olalım. Borçlu esnaf ve işverenlerimiz diyor ki;
· Borcun vadesi sadece 36 ayla sınırlandırılmasın. Daha uzun vadeli seçenekler konulsun ki cari ay ödemeleriyle birlikte yapılandırma taksitlerini de ödeyebilelim.
· Yapılandırma kapsamına bütün borçlar (trafik cezası, su, elektrik vs. borçları) dahil edilsin.
· Yapılandırma paketiyle birlikte, özellikle esnaf için kriz dönemlerinde esneyen bir ödeme sistemi ihdas edilsin. Böylece birkaç yılda bir af/yapılandırma talepleri yükselmesin.
Benim de haklı bulduğum bu talepler umarım Sayın Başbakan ve ekonomi kurmaylarınca dikkate alınır.
4/B'linin eşine aile yardımı var mı?
Soru: Sadettin Bey, ben kamuda 4/B'li personel olarak çalışmaktayım. 2011 yılından itibaren sözleşmeli personele de aile yardımı ödenecekmiş. Ben eşim adına SGK'ya tarım sigortası primi
ödüyorum. Eşimin herhangi bir tarımsal kazancı yok ama primi düşük olduğu için bu sigortayı yaptırdık. Eşimin tarım sigortalı olması benim eş (aile) yardımı almama engel midir? Selahattin İnal
Cevap: Değerli okurum, sizin de belirttiğiniz gibi bugüne kadar sadece kadrolu (4/A'lı) memurlara verilen aile yardımı, 2011 yılında sözleşmeli personele de ödenmeye başlanacak. 657 Sayılı Kanun'un 202. Maddesi'nde, "...memurun her ne şekilde olursa olsun menfaat karşılığı çalışmayan veya herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almayan" eşine aile yardımı ödeneceği hükmü yer alıyor. Tarım sigortası, isteğe bağlı sigorta hükmünde olduğundan, menfaat karşılığı çalışma kapsamına girmez. Dolayısıyla siz de aile yardımı ödeneğini alabilirsiniz. BUGÜN / 21 Ekim 2010
Özellikle borçlu işverenlerle küçük esnafın motivasyonu bu yöndeydi. Ancak Başbakan ve ekonomi kurmaylarının 'af' düzenlemelerine prensip olarak mesafeli durdukları biliniyordu. Bunun yanında son iki yıldır bütün dünyayla birlikte ülkemizi de etkisi altına alan mali krizin sonuçları somut olarak görülüyordu. Nitekim KOBİ'lerin takibe düşen kredilerindeki artış, 100 milyar liraya ulaşan vergi ve sigorta primi borçları ve işsizliğin 2009 yılındaki yükselişi, bu belirtilerden bazılarıydı.Kriz sonrası oluşan tablo Başbakan'ın da gözünden kaçmamış olacak ki, referandum öncesi bir iftar yemeğinde, vergi ve prim borçluları için bir yapılandırma olabileceği müjdesini verdi. O günden beri de gerek Maliye Bakanlığı, gerekse SGK bürokratları çalışma yürüttüler ve yeni paket şekillenmiş oldu.
Yüz binlerce esnaf ve işverenin merakla beklediği pakette bir iki nokta Başbakan'ın talimatını beklese de, paketin kırmızıçizgileri netleşmiş durumda. Bunlar;
· Vergi ve sigorta primi borçlarından Ağustos/2010 öncesi döneme ait olanlar yapılandırma kapsamına girecek. Yani ağustos sonrası borçlar yapılandırma kapsamında değil.
· Vergi ve prim borcunun aslına dokunulmayacak. Yani anapara olduğu gibi tahsil edilecek.
· Gecikme zammı ve faizi hesaplanırken, Üretici Fiyatları Endeksi (ÜFE) esas alınacak.
· Taksitlendirmede vade 36 ay olarak belirlendi. Ancak Başbakan isterse ilave faizle daha uzun vadeli taksitlendirme yapılabilecek.
· Yapılandırma kapsamının su, elektrik, doğalgaz ve trafik cezası gibi bütün kamu alacaklarına teşmil edilmesi konusu da masada. Ancak bunun için de yine Başbakan'ın onayı bekleniyor.
Peşin ödeyene %40 indirim!
Borçların yapılandırılmasıyla birlikte kimin ne kadar avantaj sağlayacağını, bir işveren örneğinde açıklayalım. 2005 yılı Ocak ayından 10 bin lira prim borcu bulunan bir işverenin, gecikme zammı ve cezasıyla birlikte bugünkü borcu yaklaşık 25 bin liraya ulaşıyor. Yapılandırma sonrası ise bu borcun ÜFE'lenmiş hali yaklaşık 15 bin liraya düşüyor. Yani borcun %40'ı silinmiş oluyor. Bu indirimin peşin ödemede yapılacağını, taksitlendirmede ise yıllık %3 civarı faiz uygulanacağını belirtmiş olalım.
Borç yapılandırmasına başvuran esnaf ve işverenin diğer bazı avantajları da olacak. Örneğin esnaf iseler sağlık yardımlarından yararlanmaya başlayacaklar. İşverenler kamu ihalelerine girerken SGK'dan 'borcu yoktur' yazısı alabilecekler.
Öte yandan Sayın Başbakan paket üzerine son sözünü söylemeden önce, okurlarımızdan bize gelen talepleri de iletmiş olalım. Borçlu esnaf ve işverenlerimiz diyor ki;
· Borcun vadesi sadece 36 ayla sınırlandırılmasın. Daha uzun vadeli seçenekler konulsun ki cari ay ödemeleriyle birlikte yapılandırma taksitlerini de ödeyebilelim.
· Yapılandırma kapsamına bütün borçlar (trafik cezası, su, elektrik vs. borçları) dahil edilsin.
· Yapılandırma paketiyle birlikte, özellikle esnaf için kriz dönemlerinde esneyen bir ödeme sistemi ihdas edilsin. Böylece birkaç yılda bir af/yapılandırma talepleri yükselmesin.
Benim de haklı bulduğum bu talepler umarım Sayın Başbakan ve ekonomi kurmaylarınca dikkate alınır.
4/B'linin eşine aile yardımı var mı?
Soru: Sadettin Bey, ben kamuda 4/B'li personel olarak çalışmaktayım. 2011 yılından itibaren sözleşmeli personele de aile yardımı ödenecekmiş. Ben eşim adına SGK'ya tarım sigortası primi
ödüyorum. Eşimin herhangi bir tarımsal kazancı yok ama primi düşük olduğu için bu sigortayı yaptırdık. Eşimin tarım sigortalı olması benim eş (aile) yardımı almama engel midir? Selahattin İnal
Cevap: Değerli okurum, sizin de belirttiğiniz gibi bugüne kadar sadece kadrolu (4/A'lı) memurlara verilen aile yardımı, 2011 yılında sözleşmeli personele de ödenmeye başlanacak. 657 Sayılı Kanun'un 202. Maddesi'nde, "...memurun her ne şekilde olursa olsun menfaat karşılığı çalışmayan veya herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almayan" eşine aile yardımı ödeneceği hükmü yer alıyor. Tarım sigortası, isteğe bağlı sigorta hükmünde olduğundan, menfaat karşılığı çalışma kapsamına girmez. Dolayısıyla siz de aile yardımı ödeneğini alabilirsiniz. BUGÜN / 21 Ekim 2010
