SGK Borçlarından Hangileri Uzlaşma Kapsamında?
Sosyal güvenlik sistemimizde varolan ancak çoğu işverenin bilmediği ve dolayısıyla da faydalanmadığı bir düzenleme mevcut: Uzlaşma. Bu düzenlemenin fazla bilinmemesinin ve yararlanan kişi sayısının az olmasının başlıca nedeni ise kapsamının oldukça sınırlı tutulmuş olması.
Bu yazımızda kimlerin, hangi borçları için SGK’nın uzlaşma imkanından faydalanabildiğinden bahsedeceğiz.
Devamlı İşyerleri Kapsamda
5510 sayılı Kanun ile birlikte getirilen uzlaşma müessesesi tüm işyerlerinin borçları için uygulanmıyor. Nitekim bu husus ile alakalı önemli bir sınırlandırma getirilmiş. Uzlaşma, sadece devamlı mahiyetteki işyerleri için uygulanabiliyor.
Uzlaşmanın uygulanabileceği devamlı mahiyetteki işyeri, geçici veya mevsimlik olmayan, işyeri tescilinde 1 (bir) veya 2 (iki) mahiyet kodunda tasnif edilmesi gereken veya bu şekilde tasnif edilen işyerini ifade ediyor. Dolayısıyla 3 (üç) veya 4 (dört) mahiyet kodunda tasnif edilmiş olan geçici ve mevsimlik işyerleri için uzlaşma talep edilmesi mümkün değil.
Borcun Kaynağı Önemli
Uzlaşma müessesesi devamlı mahiyetteki işyerlerinin tüm borçlarına da uygulanmıyor. Burada borcun neden ve hangi kaynaktan doğduğu büyük önem taşıyor. Nitekim uzlaşma müessesesi sadece SGK’nın denetim ve kontrolle görevli memurları tarafından devamlı mahiyetteki işyerlerinde yapılan asgarî işçilik incelemesi sonucunda ortaya çıkan borçları için talep edilebiliyor.
Dolayısıyla uzlaşma, işverenin veya diğer prim ödeme yükümlülerinin ödenmemiş borçları ile asgari işçilik incelemeleri dışında SGK’nın denetim ve kontrolle görevli memurları tarafından yapılan incelemeler sonucunda ortaya çıkan borçları kapsamıyor. Ayrıca geçici işyerlerinde yapılan asgari işçilik incelemeleri de uzlaşma kapsamı dışında kalıyor.
Borcun Çeşidi Açısından Kapsam
Uzlaşma, devamlı mahiyetteki işyerlerinde yapılan asgarî işçilik incelemesi sonucunda tespiti yapılan ve sigortalılara mal edilemeyen fark sigorta primine esas kazanç matrahı üzerinden gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte hesaplanacak sigorta primi ve buna bağlı uygulanacak idarî para cezalarını kapsıyor.
Dolayısıyla inceleme esnasında sigortalılara mal edilemeyecek olan fark sigorta primlerinin yanı sıra sigortalılara mal edilecek olan fark sigorta primlerinin de ortaya çıkması halinde sigortalılara mal edilecek olan fark sigorta primleri uzlaşma kapsamına alınmıyor. Ayrıca sigortalılara mal edilecek olan fark sigorta primleri ve bu sigortalıların çalışmaları nedeniyle kesilecek olan idari para cezaları da uzlaşma konusu yapılamıyor.
İdari para cezaları açısından yapılacak olan uzlaşmanın kapsamına fark sigorta primine esas kazanç matrahı üzerinden gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte hesaplanacak sigorta primine bağlı uygulanacak idari para cezaları da giriyor. Sigorta primine bağlı uygulanacak idari para cezaları, Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi uyarınca verilen idari para cezalarını ifade ediyor.
Yani 5510 Sayılı Kanun’un 59. maddesi uyarınca Kurumun defter ve belge incelemeye yetkili denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurları tarafından düzenlenen raporlara istinaden, Kuruma bildirilmediği tespit edilen eksik işçilik tutarının mal edildiği her bir ay için, aylık asgari ücretin iki katı tutarında uygulanan idari para cezaları uzlaşma kapsamında.
Cezada Hem İndirim Hem Uzlaşma Olur mu?
İdarî para cezalarının, Kuruma itiraz edilmeden veya yargı yoluna başvurulmadan önce tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde peşin ödenmesi halinde, bunun dörtte üçü tahsil ediliyor. Yani %25 indirim söz konusu. Peşin ödeme indirimi olarak da adlandırılan bu uygulama uzlaşmanın kapsamı açısından büyük önem taşıyor.
Bazı durumlarda uzlaşma ve peşin ödeme indirimi uygulamaları kesişme gösterdiğinden işverenlerin iki uygulamadan birisini seçme zorunda. Nitekim işverenler, üzerinde uzlaşılan idarî para cezaları için ayrıca peşin ödeme indiriminden yararlandırılmıyor.
14.08.2017
Dr. Mehmet BULUT
İş ve Sosyal Güvenlik Uzmanı
Twitter:@mhmtblt79
Sosyal güvenlik sistemimizde varolan ancak çoğu işverenin bilmediği ve dolayısıyla da faydalanmadığı bir düzenleme mevcut: Uzlaşma. Bu düzenlemenin fazla bilinmemesinin ve yararlanan kişi sayısının az olmasının başlıca nedeni ise kapsamının oldukça sınırlı tutulmuş olması.
Bu yazımızda kimlerin, hangi borçları için SGK’nın uzlaşma imkanından faydalanabildiğinden bahsedeceğiz.
Devamlı İşyerleri Kapsamda
5510 sayılı Kanun ile birlikte getirilen uzlaşma müessesesi tüm işyerlerinin borçları için uygulanmıyor. Nitekim bu husus ile alakalı önemli bir sınırlandırma getirilmiş. Uzlaşma, sadece devamlı mahiyetteki işyerleri için uygulanabiliyor.
Uzlaşmanın uygulanabileceği devamlı mahiyetteki işyeri, geçici veya mevsimlik olmayan, işyeri tescilinde 1 (bir) veya 2 (iki) mahiyet kodunda tasnif edilmesi gereken veya bu şekilde tasnif edilen işyerini ifade ediyor. Dolayısıyla 3 (üç) veya 4 (dört) mahiyet kodunda tasnif edilmiş olan geçici ve mevsimlik işyerleri için uzlaşma talep edilmesi mümkün değil.
Borcun Kaynağı Önemli
Uzlaşma müessesesi devamlı mahiyetteki işyerlerinin tüm borçlarına da uygulanmıyor. Burada borcun neden ve hangi kaynaktan doğduğu büyük önem taşıyor. Nitekim uzlaşma müessesesi sadece SGK’nın denetim ve kontrolle görevli memurları tarafından devamlı mahiyetteki işyerlerinde yapılan asgarî işçilik incelemesi sonucunda ortaya çıkan borçları için talep edilebiliyor.
Dolayısıyla uzlaşma, işverenin veya diğer prim ödeme yükümlülerinin ödenmemiş borçları ile asgari işçilik incelemeleri dışında SGK’nın denetim ve kontrolle görevli memurları tarafından yapılan incelemeler sonucunda ortaya çıkan borçları kapsamıyor. Ayrıca geçici işyerlerinde yapılan asgari işçilik incelemeleri de uzlaşma kapsamı dışında kalıyor.
Borcun Çeşidi Açısından Kapsam
Uzlaşma, devamlı mahiyetteki işyerlerinde yapılan asgarî işçilik incelemesi sonucunda tespiti yapılan ve sigortalılara mal edilemeyen fark sigorta primine esas kazanç matrahı üzerinden gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte hesaplanacak sigorta primi ve buna bağlı uygulanacak idarî para cezalarını kapsıyor.
Dolayısıyla inceleme esnasında sigortalılara mal edilemeyecek olan fark sigorta primlerinin yanı sıra sigortalılara mal edilecek olan fark sigorta primlerinin de ortaya çıkması halinde sigortalılara mal edilecek olan fark sigorta primleri uzlaşma kapsamına alınmıyor. Ayrıca sigortalılara mal edilecek olan fark sigorta primleri ve bu sigortalıların çalışmaları nedeniyle kesilecek olan idari para cezaları da uzlaşma konusu yapılamıyor.
İdari para cezaları açısından yapılacak olan uzlaşmanın kapsamına fark sigorta primine esas kazanç matrahı üzerinden gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte hesaplanacak sigorta primine bağlı uygulanacak idari para cezaları da giriyor. Sigorta primine bağlı uygulanacak idari para cezaları, Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi uyarınca verilen idari para cezalarını ifade ediyor.
Yani 5510 Sayılı Kanun’un 59. maddesi uyarınca Kurumun defter ve belge incelemeye yetkili denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurları tarafından düzenlenen raporlara istinaden, Kuruma bildirilmediği tespit edilen eksik işçilik tutarının mal edildiği her bir ay için, aylık asgari ücretin iki katı tutarında uygulanan idari para cezaları uzlaşma kapsamında.
Cezada Hem İndirim Hem Uzlaşma Olur mu?
İdarî para cezalarının, Kuruma itiraz edilmeden veya yargı yoluna başvurulmadan önce tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde peşin ödenmesi halinde, bunun dörtte üçü tahsil ediliyor. Yani %25 indirim söz konusu. Peşin ödeme indirimi olarak da adlandırılan bu uygulama uzlaşmanın kapsamı açısından büyük önem taşıyor.
Bazı durumlarda uzlaşma ve peşin ödeme indirimi uygulamaları kesişme gösterdiğinden işverenlerin iki uygulamadan birisini seçme zorunda. Nitekim işverenler, üzerinde uzlaşılan idarî para cezaları için ayrıca peşin ödeme indiriminden yararlandırılmıyor.
14.08.2017
Dr. Mehmet BULUT
İş ve Sosyal Güvenlik Uzmanı
Twitter:@mhmtblt79